Laiklik İlkesi - Atatürk'ün İlkeleri
''Vicdan hürriyeti, ferdin mutlak korunması gereken tabi haklarının en mühimlerinden sayılmalıdır. Her fert; istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine has siyasi fikre sahip olmak, mensup olduğu bir dinin icaplarını yapmak ve yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz.''
''Bizim dinimiz en makul ve en tabi bir dindir ve ancak bundan dolayı ki son din olmuştur. Bir dinin tabi olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır.''
Mustafa Kemal Atatürk
Laiklik devlet düzeninin ve hukuk kurallarının dine değil, akla ve bilime dayandırılması, ancak kimsenin de din ve vicdan hürriyetine karışılmamasıdır.
Özellikleri
- Din, vicdan ve ibadet özgürlüğünü savunur.
- Yönetime dinin müdahale etmemesini ,akılcılık ve bilimselliği öngörür.
- Din egemenliğini değil, ulus egemenliğini savunur.
- Devlet, vatandaşlarının inanma ve inanmama hakkını anayasal güvence altına almıştır
Laiklik İlkesi ile İlgili Gelişmeler
- Saltanatın kaldırılması
- Halifeliğin kaldırılması
- Şer'iyye ve evkaf Vekaletinin kaldırılması
- Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nun kabulü
- Medreselerin kapatılması
- Şeriat Mahkemelerinin kapatılması
- Şapka Kanunu
- Tekke ve zaviyelerin kapatılması Medeni Kanun'un kabulü
- Yabancı okullarda dinsel sembollerin kaldırılması
- 1928'de 1924 Anayasaı'nda ''Devletin dini İslamdır.'' ve ''Şer'i hükümlerin yerine getirilmesi TBMM'ye aittir.'' ifadelerinin çıkarılması ve milletvekili ile cumhurbaşkanı yemin metninden ''vallahi'' kelimesinin çıkarılması
- İbadet yerlerinin dışında dinsel kıyafetler ve işaretlerle dolaşılmasının yasaklanması
- 5 Şubat 1937'de Ataürk ilkelerinin 1924 Anayasası'na girmesi